25 Şubat 2011 Cuma

Sabunlar

Eksik kalır mıyım?
Ben de yaptım:)))


Tex.Co. Aplication Medium (Aplike tutkalı) kumaşı kumaşa yapıştıran tutkal ile en ince katına ayırdığım peçeteleri sabunların üzerine yapıştırdım.


Sevgili Fidoş'un, Nilgün'ün, hobivakti'nin, beyaz gül'ün, hatişin hobileri'nin ve tabii ki Ece Aymer'in sabunları:))) İsimlerin üzerine bir tık yeter:))

23 Şubat 2011 Çarşamba

'heryerde kalp var' etkinliği

Sevgili Nilgün'ün 'heryerde kalp var' etkinliği için yaptığım kalpli saksı, kalpli sabunlar ve kalpli lavanta kesesi:)



Saksının üzerine birde keçeden kapak yaptım. İster çiçek ekip saksı gibi kullanılsın, ister kapaklı kutu gibi kullanılsın diye.



Bunlar sevgili turkuaz lale'ye gittiler:)



Bu ciciler de ondan bana gelenler:)) Çok teşekkür ederim kendisine:) Ayrıca Nilgün'e de bu etkinliği düzenlediği için teşekkürler:)))



Bu arada İstanbul'dan döndüğümden beri feci bir boyun tutulması yaşıyorum. İlaç alıyorum ama 3. gün hala geçmedi:((( Anlayacağınız hiç keyfim yok şu günlerde:(

21 Şubat 2011 Pazartesi

Cirque Du Soleil-Saltimbanco MUHTEŞEMDİ:))))

Off yaaa offff
Aylardır büyük bir heyecanla bekledim, aklıma geldikçe kalbim küt küt attı. Nasıl gidelim, oradan oraya nasıl ulaşırız derken, her güzel şey gibi bu da bitti işte.


Perşembe 18de otobüse binip gittik İstanbul’a. Gece 12 civarı annemin evindeydik. Sohbet, muhabbet derken geç yatıldı tabii. Ertesi gün Cuma günü başka yapacak bir şey yokmuş gibi kalktık IKEAya gittik. 3-5 bir şey alıp bir güzel İsveç Köftesi yiyip eve döndük. Biraz soluklandıktan sonra caddeye indik. Yürüdük, yürüdük, yürüdük sonra eve hırşımız çıkmış bir vaziyette döndük. Yattık kalktık ve işte büyük gün:)


Saat 16 da başlayacak gösteri için İstanbul trafiğini düşünerek saat 13 civarı yollara düştük. Göztepe’den Kadıköy’e indik. Kadıköy’den vapurla Eminönü’ne geçtik. Oradan da bir taxi ile Zeytinburnu’na Abdi İpekçi Arena gittik. Tabii biz akıllılar uzak mesafe geç kalmayalım derken gösterinin başlamasına 1,5-2 saat kala oradaydık.


Gittiğimiz de hala standlar kuruluyordu. Ahh keşke fotoğraf makinamı alsaydım yanıma. Etkinlik alanına fotoğraf makinası, dijital kayıt cihazı alınmaz uyarısına uyduk. En azında afişlerin önünde daha güzel fotoğraflar çekerdik. Biz de cep telefonlarıyla fotoğraf çekebildik ancak. Zaten makina getiren o kadar çok insan vardı ki, gösterinin başında duyurulduğu halde – oyuncuların konsantrasyonunun bozulmaması için lütfen fotoğraf çekmeyin- hem de flaşla fotoğraf çekenler oldu, antraktta tekrar duyuru yapılması gerekti.
 

Vee işte saat 16:00. Biz yerimize geçtik ve gösterinin başlamasını bekliyoruz. İnsanlar yerleşmeye, salona gelmeye devam ediyor. Oyuncular da bu arada ön taraftaki izleyicilerin arasında şovlarına başladılar bile. Veee işte muhteşem gösteri başladı. Bu gösteri nasıl anlatılır ki, akrobasi, dans, tiyatro, müzik, ışık, makyaj, kostümler hepsinin büyüleyici olduğu bir rüya, bir hayal alemi. 2 saat 20 dakikanın nasıl geçtiğini anlamadık. Huşu için seyrettik, güldük, heyecanlandık, hiç bitmesin istedik. Çıktığımızda alkışlamaktan ellerim acıyor, gülmekten kasıklarım ağrıyordu.



Cirque Du Soleil Kanadalı bir topluluk. Saltimbanco topluluğun en eski ve artık klasikleşmiş bir gösterisi. Saltimbanco ismini İtalyancada ‘’bankın üstünden zıplamak’’ anlamına gelen “saltare in banco’’dan alıyormuş. 20 farklı ülkeden 50 sanatçının inanılmaz denge, akrobasi, trapez, jonglörlük ve daha neler neler yaptığı inanılmaz, büyüleyici bir şov. Dediğim gibi 2 saat 20 dakika nasıl geçti anlamadık. Tek kelimeyle muhteşemdi. Müziklerin canlı çalınıp söylenmesi, ışık, kostümler, makyaj her şey mükemmeldi. Bazı sahnelerde nereye bakacağımızı şaşırdık, her yerde bir şeyler yapıyorlardı. Aslında bir kez değil bir kaç kez izlemek gerek. Hala etkisindeyim. Artık bir kez geldiler Türkiye’ye umarım diğer gösterileri de gelir. Hepsini seyretmeyi çok isterim.

Gösteri bittikten sonra o kalabalıkta araç bulmak çok zor oldu. Epey bir yürüdükten sonra neyse boş bir taxi bulduk ve Eminönü’ne gittik. Tabii buraya kadar gelmişken, karnımızda acıkmışken balık-ekmek yememek olmazdı. Sonrasında vapurla Kadıköy’e oradan da eve geçtik. Ertesi günde otobüse binip döndük Ankara’ya.

Daha kalmak isterdim İstanbul’da. Gitmek ve görmek istediğim yerler ve insanlar vardı. Ama bir başka sefere artık:))

17 Şubat 2011 Perşembe

Cirque Du Soleil - Saltimbanco

Hani taaa 1-2 ay önce burada

'Mutluyum çünkü:))))

Çünkü çok güzel iki şey oldu bu gün:))'
demiştim. İşte beni mutlu eden sebeplerden biri de o gün bu gösteriye bilet almamızdı:))))




Bu akşam İstanbul yolcusuyuz. Cumartesi günü ise yıllardır DVDlerini izlemek ve müziklerini dinlemekle yetindiğim 'Cirque Du Soleil ' in 'Saltimbanco' gösterisinde olacağım:)))) Hiç Türkiye'ye gelip gösteri yapacaklarını düşünmezdim. Öğrendiğim anda havalara uçtum. Bu dünyaca ünlü Kanadalı topluluğun gösterisi kaçmazdı. Hemen organize olup aylar öncesinden biletlerimizi aldık. Zar zor yer bulduk. Sonradan yoğun talepten gösterileri 4 Marta kadar uzatıldı.

Bu vesileyle 3 aydır görmediğim anneciğimi de göreceğim. Yani 1 taşla iki kuş. O yüzden deymeğin keyfime:)))

Şimdi sizlere bu muhteşem topluluğun bir kaç karesiyle ve kısa bir bilgiyle baş başa bırakıyorum.

Akbank ana sponsor
19 Şubat - 4 Mart tarihleri arasında Abdi İpekçi Arena’da
Grup İstanbul’da toplam 17 gösteri sahneleyecek.



Artık ayrıntıları dönünce anlatırım:))))

16 Şubat 2011 Çarşamba

Güveç Kabı

Bu aralar işler çok yoğun. Sabahları ilk iş şirket maili ve gmail açılıyor. Google Readera hızlıca göz atılıp, paylaşılanlara içimden övgüler yağdırıyorum. Sonrada işlerime dönüyorum. Bu durumda yorum yazacak fırsatı bulamıyorum. Ama yine de post yazmadan duramıyorum:)

Son yaptığım güveç kabını paylaşıp, kaçıyorum.


Bu bir zamanlar içinde yoğurt olan bir güveç kaptı. Yoğurdu bitince, boş boş bir dolabın içinde duruyordu.


Ama artık mutfağımın baş köşesinde:)))
Hadi ben kaçtım:))



Zemin rengi PLAID Folkart Enamels 4043 Fuchsia
Üzerindeki püskürtme Cadence 9036
Bebek Pembe (Baby Pink) akrilik boya
Teknik dekupaj ve hamur kabarma


14 Şubat 2011 Pazartesi

Göster Kalbini

Geçenlerde sevgili Fikirlopedi beni mimlemişti. Ama baktım ben de fiyonk miyonk yok. Ben de 14 Şubat Sevgililer gününün anlam ve önemine uygun kalplerimi göstereyim istedim.

İşte benim vazgeçilmez kalplerim:))

Kapının girişinde, en büyük aşkım


Paralarımın kalbi:)

Mutfağımdaki kalpler,

Salonun kapısındaki kalpler,


Sehpadaki kalp

Salonun girişimdeki kalpler


Salondaki kalpler (devam)
Büfemdeki ve balkon girişindeki kalpler


Hala salondayız:) Bardak altlıklarım ve perdemdeki kalp
 
Kitaplığımdaki kalpler,

 
Yatak odasının kapısı ve baş ucumdaki kalpler


Vee Yatak odamdaki kalpler.

Eee hadi o zaman bu hafta sevgi, aşk haftası. Bu da kalp mimi olsun. Göster kalbini, diyelim tüm sevgimizi paylaşalım:)))
Ben bir kaç kişiyi mimledim bile:)))

7 Şubat 2011 Pazartesi

Denemeler

Bir çerçevede üç deneme.



Deneme 1: Cadence 0011 Kan Kırmızı (Blood Red) ile boyadığım çerçeveye Cadence Antiquing 300 Koyu Kahve uyguladım.
Deneme 2: Çerçevenin içine tek parça peçete transferi yaptım.
Deneme 3: Cadence 0366 Rosy Bej (Rosy Beige) ile stencil çalışması yaptım.

 
Antiquing eskitmeyi sevdim, güzel bir etkisi var. Tek parça peçete transferini çok dikkatli yapmak gerekiyor. Bir kaç uygulamadan sonra sanırım daha iyi sonuç alırım. Plastik bir spatula ile üzerinden geçerken ucunu yırttım:( Stencil ise hep yapmak istediğim bir şeydi. Bu konu üzerinde çalışmalarım devam edecek. Çünkü ilk denememde taşmalar oldu. İkinci yapışımda daha dikkat ettim:)

4 Şubat 2011 Cuma

Atkım:)))

Evettt örgü bilenler için küçük, benim içinse büyük bir adım:)))

 
Kartopundan gelen yünlerden biriyle kendime atkı ördüm:)) Böyle büyük, kocaman, kalın, sıcak tutacak bir şey istiyordum. Pazartesi akşam başladım. Ördükçe öresim geldi, elimden bırakamadım. Çarşamba akşam bitti. Dün de kullanmaya başladım.


Kartopu GIPSY ile 20 ilmekle başladım. Örgünün adını bilmiyorum, 2 ters 1düz, haroşa falan anlamam yani. 2 çile bitince, kenarlarından birleştirdim. İki kat dolayarak takıyorum. İstediğim tam da buydu:))

2 Şubat 2011 Çarşamba

Çerezliklerim:))))

Böyle çerezlikler vardı evde. Seramik, altı adet küçük tabak. Bu halleri ile hiç kullanmamıştım.




Ama artık yeni halleriyle kullanırım:)))



Enamels boya ile boyadım, 100 derecede 40 dakika fırınladım. 3 farklı peçete kestim, bir türlü karar veremedim. Sonunda bu desenlerde karar kıldım.



İçini dışını puantiye yaptım:)) Su bazlı vernikle vernikledim. Bitti:))

Zemin rengi PLAID Folkart Enamels 4002 Warm White
Üzerindeki noktalar Cadence değişik renkte akrilik boya
Teknik peçete transferi.

Başka neler var neler:))

Related Posts with Thumbnails