7 Mayıs 2013 Salı

İstanbul:)))

1 Mayıs'ın ardından 2 ve 3 Mayıs da bizimkilerin okulu ara tatil olunca, ablamla kaptık çocukları annemin yanına İstanbul'a gittik:))) 

İlk gün (1 Mayıs) sabahtan Belizle attık kendimizi Göztepe parkına. Bir yandan yürüyüş yaptık, bir yandan birbirinden güzel çiçeklerin fotoğraflarını çektik. Park o kadar güzel olmuş ki "yarın çocukları da getirelim" dedik.




Öğleden sonra da hep beraber Cadde'de dolaştık biraz. Çok kalabalıktı, hiç bir yerde oturacak yer bulamadık. Tatil olunca herkes kendini sokağa atmıştı sanki.



Ertesi sabah (2 Mayıs) kahvaltıdan sonra doğru parka.




Bu durum tabii ki en çok Oki'nin hoşuna gitti:))


 Ama biz de en az onun kadar eğlendik:))


İstanbul'a gidince, sayılı gün çabuk geçer. Biz de ne kadar çok şey yaparsak kârdır deyip, sabahtan akşama oradan oradaya gezer dururuz. Parktan sonra yıllardır görmediğimiz bir arkadaşımızla Fenerbahçe Romantika'da buluştuk. Denizin kenarında bol sohbetli bir gün geçirdik. 

Oradan kalkıp Ankara'dan beri aklımda olan ve çok gitmek istediğim Kalamış daki Tatlı Huzur'a gittik. Orayı ayrı bir postta anlatmak istiyorum, çünkü çok sevdim:)  



Üçüncü gün istikamet Beşiktaş. Amaç çocuklara Dolmabahçe Sarayı'nı gezdirmek. Ama Beşiktaş'ta dolmuştan inince sağ tarafa yürümemiz gerekirken, otomatikman sol tarafa doğru yürümeye başladık. Annem de, Beliz de ben de yürürken içimizden geçiriyormuşuz yanlış yöne gidiyoruz diye. Fakat hiç birimiz Ortaköy'e gelene kadar sesini çıkarmadı. Demek oraya da gidesimiz varmış. 

Eee Ortaköy'e gelmişken, karnımızda acıkmışken oturup bir şeyler yedik.



Yemekten sonra bindik bir taksiye Dolmabahçe. O kadar çok turist otobüsü vardı ki, o kadar çok insan vardı ki, anlatamam. Bir de önceden rezervasyon yapılması gerekiyormuş. Biz Ankaralılar bilmediğimiz için tabii kapısından içeriye bile giremeden hüsranla döndük:(((



Dolmabahçe Sarayı'nı gezemedik ama Yıldız Parkına gittik. En azından oradaki Yıldız Sarayı - Şale Köşkü'nü gezdik. Bakın burada http://akincimehmet44.com/2012/12/06/yildiz-sarayi-sale-kosku/ çok güzel anlatılmış.





Günü Beliz'in üniversiteden bir arkadaşıyla keyifli bir sohbet ve yemekle bitirdik:) 



Dördüncü ve son günümüze yine çok eskilerden bir arkadaşla başladık. Sahil yolunda Caffe Nero'da buluştuk. Yıllardır görüşmüyorduk. Büyük oğluyla gelmiş. Sanki aradan onca yıl geçmemiş. Eski günleri yad ederek çok güzel bir sabah geçirdik:))



Dört günlük İstanbul ziyaretimize ne kadar çok şey sığdırmışız. Yazarken yoruldum valla:)))

14 yorum:

  1. Hasret çektiğim şehir İstanbul... ne de güzel olmuşş

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. saadet-i müstesna, ahh İstanbul güzel şehir ama artık çok kalabalık. Trafik falan felaket. En iyisi 3-4 gün gidip gezmek:))

      Sil
  2. İstanbulda yaşamama ve bu şehri çok sevmeme rağmen bazen diyorum İstanbul yaşamak için değil turist gibi gezmek için güzel.az durunca aşık oluyorsun.hergün çilesini çekince kaçmak istiyorsun.yani şu dört günde bizden çok yeri gezmiş tadı damağında dönmüşsün.ne güzel:)
    sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bahar renkleri, kesinlikle gezmek için. Veya çalışıyorsan ev iş yakın olacak. Yoksa her gün o sıkıntı çekilmez. Sayılı gün gelince ordan oraya geziyoruz biz de iyi oluyor:)))

      Sil
  3. İyi olmuş bu ara kaçamak, ben de haftasonu gidiyorum iyi gelecek 3 günü orada geçirmek. Oki' nin dişler süper bayıldım, aşığım ben zaten oğluşuna <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Chilekcim, İstanbul'un tam havası şimdi. Eminim sana da çok iyi gelecek. Ayy Oki'nin dişleri sorma, yenileri gelmeye başladı. Çok komik oldu:)))

      Sil
  4. Kısa ama güzel bir tatil olmuş, ne güzel:)

    YanıtlaSil
  5. İstanbul bu mevsimde hakikaten de çok güzel oluyor, ne iyi etmişsiniz gitmekle. Ne çok şey sığdırmişsınız 4 güne. Rekin teyzem de bayram etmiştir... Kocaman sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nilufer; evet İstanbul'un tam havası. Ne soğuk ne sıcak tam gezmelik:)) Ooo annem mutlu oluyor tabii, çocukları özlüyor. Ama gittik mi, yoruyoruz onu da oradan oraya:)))

      Sil
  6. ahh ahhh, bir zamanlar pek sık giderdim İstanbul'a; giderkende özellikle gece trene binerdik kardeşimle, sabah 6,5-7 civarı Bostancı'da inince ilk işim o buram buram deniz kokusunu doyasıya ciğerlerime çekerdim.....O günlere döndürdün beni Siminim......
    Ayyy dün de yazacaktım unutmuşum ben o Okinin dişlerini yerim, kuzum benim yaa, nasıl sevimli çıkmış, çok öpüyorum fıstığım....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Marifetli Cadı, ayy biz de trenle çok giderdik. Dediğin gibi sabahın erken saatlerinde Bostancı'da olursun, mis gibi deniz havası:))),Aman Oki'nin dişer çok komik oldu. Yarısı var yarısı yok:)))

      Sil
  7. Güzel bir tatil olmuş. İzlemeye aldım seni. Ben de bloğuma beklerim.

    www.bakbuharika.com

    YanıtlaSil

Başka neler var neler:))

Related Posts with Thumbnails