28 Eylül 2011 Çarşamba

Yine Çerçevelerrrr:))))

Bunlardan daha yaparım demiştim yaptım. Sanırım ara arada yapmaya devam edeceğim. Bu sene artık yaptıklarımı tekrar satışa çıkarayım istiyorum. Çünkü ev doldu, ablamın evi doldu, annemin evi de fena değil, yazlık bile dolu:)))) Hediye ettiklerim de cabası. Ama ben bu işi çok seviyorum. Bıraksalar her gün boyarım, keserim, yapıştırırım, verniklerim. 


 


Bu çerçeveler ablama yapıldı.  Yine scrapbooking kağıtlarından ve dantellerden:))





İşte burada da dördü bir arada:) Ben hepsini bir arada çok sevdim:))


Bir de TEPE HOMEdan aldığım bu kuşları:)))

26 Eylül 2011 Pazartesi

Atölye Beyaz, Gordion Alışveriş Merkezinde

Cumartesi günü, Atölye Beyaz'ın Gordion Alışveriş merkezindeki sergisine gittik Okiyle beraber:)))

İçlerinde benim yaptığım ve severek kullandığın 2-3 parçanın da bulunduğu sergiden kendimi alamadım.    















Sergi 1Ekim'e kadar Gordion Alışveriş Merkezi'nde. Karçırmayın derim:)))

23 Eylül 2011 Cuma

Çerçevelerrrr 2:))))

Hızımı almışken 2 çerçeve daha yaptım. Bunlar da scrapbooking kağıtlarından.


Ayrı ayrı kağıtlardan kestim, aralara birazda dantel.




Bunları çok sevdim ben. Sanırım böyle 1-2 seri daha yaparım. 



Sağdaki çerçevede kullandığım kağıtlardan bir kutu yapmıştım daha önce.


Bu çerçevede kullandığım kağıtların uyumuda çok hoşuma gitti.

Ayy kendim yaptım diye söylemiyorum ama ben bu ikiliyi daha çok beğendim:))))


21 Eylül 2011 Çarşamba

Çerçevelerrrr:)))

Uzun bir aradan sonra, sonunda boyama sezonunu açmış bulunmaktayım:))) YAŞASINNNN

Elim alışsın ve renk denemesi olsun diye IKEA çerçevelerinden ikisini önce kahverengine boyadım. Sonra mumladım. Ve ikinci kat boyalarını sürüp eskittim.




Şu mum eskitmeden bir türlü vazgeçemiyorum. Etkisini çok seviyorum. Kutuya, çerçeveye, tepsiye, panoya bence herşeye, her renge çok yakışıyor. 




Bu arada simitçi tepsi sehpamın ne kadar çizildiğini ve eskidiğini fark ettim fotoğraflarda. Bir el atsam fena olmaz diye düşünüyorum. Ama inşallah Atölye de bıraktığım sehpa gibi olmaz sonu.




Kısmet, Ekim de kursa başlarsam tekrar, ilk iş sehpamı bitirmek olacak:)))

19 Eylül 2011 Pazartesi

Unutulan Fanus

Atölye Beyaz'a başladığım ilk gündü sanırım. Kursiyerlerden Arzu Hanım'ın elinde görmüştüm böyle bir fanus. Bayılmıştım. Evde bozulduğu için altını attığım kek fanusu geldi aklıma. Neden olmasın dedim, ben de yaptım. Hem de taa yaz tatilinden önce.




Cumartesi günü Beliz (ablam) ve Yağmur gelecek diye kek yaptım. Sonra servis tabağına koyunca fanus aklıma geldi. Çıkardım dolaptan kullanmak üzere.




Ablam demesin mi 'benim kırılan kapağımdan, altı duruyor, bir türlü uygun kapak bulamadım, çok da güzel olmuş' diye. Eeee bu durumda ne yapılır?




 Hemen fotoğrafı çekilir ve ablaya hediye edilir:))))




15 Eylül 2011 Perşembe

Keçe İsim (MELEK - TOPRAK)

Oki'nin yeni okulundaki 4. günü bu gün. Sabahları hiç problemimiz yok. Güzel formasını giyiyor, hazırlanıyor ve tam zamanında evden çıkıp, okula tam zamanında gidiyoruz. Amaaaa akşamları dersler bitip çoğu öğrenci okuldan ayrılınca etüde kalmak istemiyor. İlk gün 15.00 da bitmişti okul. Babası gidip aldı. Sandı ki diğer günlerde herkezle beraber okuldan ayrılacak. Ne yazık ki miniğimin etüde kalması gerekiyor:(((((

Küçük Şeylerdeyken alışmıştı, en geç alınan çocuklardan olmaya. Burada erken çıkacağını zannetti. Ama ne yazık ki benim mesai saatimde bir değişiklik yok. 18.00 da çıkıp 18.30 da ancak okulda olabiliyorum. Her akşam ve her sabah konumuz bu 'ETÜDE KALMAK İSTEMİYORUM':(((((

Okul 16 da bitiyor. 2,5 saat ben de istemiyorum kalmasını. Ama şartlar böyle.  Minik kuş da, biz de alışacağız, başka seçeneğimiz yok:((((


Bu arada gelen iki keçe isim sipariş ile:)))) yavaş yavaş elime bir şeyler almaya başladım.



Yakında boyamalara da başlayacağım. Kafada bir sürü şey var, uygulamaya geçmek lazım artık:)))))

12 Eylül 2011 Pazartesi

Yeni Bir Dönem

Oki 2 yaşından beri kreşe gidiyor. Çok küçük yaşta başladı okul hayatı. Kreş deyip geçmemek lazım. Çok yer dolaştık. Hem iyi bakılsın, hem güzel vakit geçirsin, hem de iyi şeyler öğrensin istedik. Kriterlerimize uyan bir yer bulduğumuzda kararımızı verdik. Geçen 3 yıl içinde bu kararımızda ne kadar da haklı olduğumuzu her defasında gördük. İlgi, alaka, iletişim ve verdikleri eğitimden son güne kadar çok memlun kaldık. Okan her zaman okuldan mutlu geldi. Bir çok şey öğrendi. Kurucularından, öğretmen kadrosuna, çalışan personelinden, güvenlik görevlisine kadar her zaman güler yüzlü ve ilgili tavırlarından dolayı Küçük Şeyler Akademisi Anaokulu na çok teşekkürler.

Artık büyüdük anasınıfına başlıyoruz. Başlıyoruz diyorum çünkü Okan kadar bizim için de yeni bir dönem, yeni bir başlangıç. Cuma günü son günümüzdü. Hem geçmiş doğum günü kutlaması, hem de Küçük Şeylere veda  olsun istedik. Okan'a sürpriz yaptık:)

  


Çok mutlu oldu:))



Bu gün ise yeni bir dönem başladı hayatımızda. Anasınıfı.


Ne zaman büyüdü de okullu oldu?? Zaman ne çabuk geçti. Doğdu doğacak derken, aman bi emeklesin, aman bi konuşsun, bi yürüsün derken hoppp işte bu gün hayatının bir dönüm noktası daha.


Öyle notları çok çok iyi olsun, dereceler alsın (olsa fena olmaz tabi:)))) gibi bir beklentim yok. İyi insan olsun, doğru insan olsun. Saygılı, sevgili, hayırlı bir çocuk olsun yeter.    


Ana sınıfı temel eğitim. Temelini iyi alır, derslerde öğretmenlerini dinler, ödevlerini zamanında yaparsa ne güzel. İşte o zaman başarıda gelir arkasından.


Her zaman mutlu, huzurlu, kendine güvenli ve hayırlı bir insan olman en büyük dileyim bi tanem. Yeni eğitim-öğretim hayatın uğurlu olsun, hayırlı olsun.


Senin gibi bu gün okula başlayan geleceğin büyük insanları, umudumuz sizlersiniz. Atatürk ilke ve inkılaplarından ödün vermeden vatanınıza, milletinize, ailelerinize hayırlı insanlar olmanız dileğiyle, yeni eğitim-öğretimin yılınızda başarılar hepinize.

6 Eylül 2011 Salı

Tatile Dair

Eskiden ortaokul, lise yıllarında günlük tutardım. Burası da yaptıklarımı paylaştığım kadar, benim için fotoğraflarla birlikte bir nevi günlük gibi oldu. Bu sebeple yine bir tatil postu olacak bu:)))

Şeker Bayramı ve 30 Ağustos Zafer Bayramı, yaz ayının son günlerine denk gelince üşenmedik, arkadaşlarımızla beraber o kadar yol gittik yine. Gidilen yer yine Bodrum Kıyıkışlacık'taki yazlıktı.

Gittiğimiz günün ertesi günü Okiciğimin doğumgünüydü. 5. yaşını atlamak olmazdı. Pasta niyetine yapılan bisküvili tatlı ve üzerine konan 5 tane T-light ile yeni yaşını kutladık:))






Arkadaşlarımızın oğlu Eren, Okan'dan bir yaş küçük. Artık siz düşünün iki afacanla bir tatil nasıl geçer. Bence güzeldi. Arada sırada aralarında tartışmalar çıksada her şeyi beraber yaptılar.

Beraber yüzdüler, plajda uyudular, armut yediler, ağaca çıkıp poz verdiler.



Bayramın birinci günü Emre'nin ailesine bayram sürprizi yaptık. Yazlıkları Ören'de. Sabah kahvaltıdan sonra kalktık gittik. Bir saat sonra oradaydık. Tabii çok şaşırdılar ve bir o kadar da sevindiler.


Tatilin geri kalan günlerinde ise sabah kahvaltıdan sonra deniz, güneş, kum:)))) Daha ne olsun. 







Haa bir de Zeytinlikuyu'da günbatımı:))))